Daha iyi deniz manzarası fotoğrafları için ipuçları

Sahil fotoğrafçılığının bu kadar popüler bir manzara fotoğrafçılığı türü olmasının bir nedeni vardır. Kıyının ve denizin göz alıcı kontrastı, suya yansıyan ışığın oluşturduğu şekiller ve çoğunlukla etkileyici olan hava değişimleri sayesinde, deniz manzaraları özellikle ilgi çekicidir.

İtalyan fotoğrafçı ve fotoğrafçılık öğretmeni Erik Colombo, deniz manzarası çekimleri yapmayı seviyor. Düğünlerden modaya ve ticari videolara kadar fotoğrafçılığın her alanında çalıştığından, kendisini "360° fotoğrafçı" olarak tanımlıyor ancak asıl tutkusu manzara ve vahşi yaşam fotoğrafçılığı. "Dağlardan okyanuslara, buzullardan volkanlara kadar, güzel gezegenimizin en vahşi ve en ikonik manzaralarını" fotoğraflamak için yoğun olarak seyahat ediyor. Ayrıca, zamanının büyük bir bölümünü, becerilerini ve fikirlerini kurslarda, saha atölyelerinde ve fotoğrafçılık turlarında başkalarıyla paylaşmaya ayırıyor.

Burada, başarılı deniz manzarası fotoğrafları için ipuçları almak ve sahil fotoğrafçılığı ve kıyı manzaraları çekmek için en iyi Canon fotoğraf makineleri ve lenslerinden bazılarını paylaşmak üzere Erik ile konuşuyoruz.

Erik, "Kompozisyon fotoğrafçılıkta, özellikle de deniz manzarası fotoğrafçılığında en önemli unsurdur," diyor. Bir yerin fotoğraflarını çekmeden önce orada biraz zaman geçirmeyi tavsiye ediyor. "Fotoğraf makinesi olmadan keşif yapmak size çok yardımcı olur," diyor. "Bir yeri tanımak için 20-30 dakika geçirdikten sonra fotoğraf makinemi sırt çantamdan çıkarıyorum."

Açık deniz gerçek hayatta büyüleyici olabilir ancak fotoğraf denizin dinamizmini yakalamaz. Farklı mesafelerdeki ilgi çekici noktalar, asimetrik kadrajlama ve kılavuz çizgiler gibi klasik öğelerle kompozisyonlar oluşturmak için deniz kıyısında uygun özellikler arayın. "Kayalıklar, dinamik bir kompozisyon oluşturmak için mükemmel konulardır," diyen Erik şöyle devam ediyor: "Çiçekler de sıcak renklerinin denizin soğuk renkleri ile buluşmasıyla harika bir kontrast yaratabilir."

Deniz manzarası fotoğraflarında, düz bir ufuk fotoğrafın başarılı veya başarısız olmasına yol açabilir. Birçok fotoğraf makinesi, ufkun eğik olmasını önlemek için vizörde veya arka ekranda görüntünün üzerine yerleştirilebilen bir elektronik bir seviye ölçere sahiptir. EOS R7, mükemmel çekimler elde etmek için hafif eğik ufuk çizgilerini düzeltmek üzere fotoğraf makinesinin dahili görüntü sabitleme (IBIS) özelliğini kullanan bir otomatik seviye işlevini kullanıma sunmuştur.

Erik, kullandığınız fotoğraf makinesi fark etmeksizin düz çekimler elde etmek, üçte bir kuralı gibi klasik kompozisyon tekniklerini uygularken yardım almak veya diyagonal resim öğelerini hizalamak için ızgara özelliğini açmanızı da öneriyor.

Günümüzde, manzara çekimleri söz konusu olduğunda bile, dikey çekim yapmak yatay çekim yapmak kadar önemlidir. Çeşitli sosyal medya platformları için uygun görüntüler oluşturmak, birçok fotoğrafçının iş akışının önemli bir parçası olmanın yanı sıra yatay çekimlerde o kadar belirgin olmayan ilginç ayrıntıları öne çıkarmak için de bir fırsattır.

Erik, "Dikey kompozisyonları seviyorum," diyor. "Yatay kompozisyonlardan daha ilginç ve daha az kaotik oluyorlar. Bu tür çekimlerde, ilginç ve benzersiz bir fotoğraf elde etmek için iyi bir yakın ön plan aramak çok önemlidir."

Işık yoğunluğu, yönü ve rengi gün boyunca değiştiği için aynı sahne çok farklı görünebilir. Belirli bir "doğru zaman" yoktur ancak sabahın erken, akşamınsa geç saatleri olan "altın saatler" ve sabah altın saatlerden önceki, akşam ise altın saatlerden sonraki zamana denk gelen "mavi saatler", sert öğlen güneşine göre daha ilgi çekici renkler elde etmenize olanak tanır.

Sabahın erken saatlerinde veya günün geç saatlerinde çekim yapıyorsanız insanlar, ağaçlar ve manzaranın diğer özelliklerini veya siluet halinde yapay yapıları içeren çok etkileyici deniz manzaraları yakalayabilirsiniz. Ancak maksimum ayrıntı elde etmek ve yaratıcılığınıza daha fazla esneklik katmak için düşük ışıkta çekilen diğer fotoğraflarla aynı yaklaşımı benimseyin: Mümkün olduğunca fazla ışık girişi sağlamak için geniş bir diyafram açıklığı (düşük f sayısı) kullanın, ISO'yu artırın ve Canon'un EOS R Sistemi serisi gibi düşük ışıkta olağanüstü performans için tasarlanmış bir fotoğraf makinesi seçin.

Bununla birlikte, asıl zorlayıcı olan düşük ışık değil, öğlen güneşi gibi ışığın çok parlak olduğu koşullardır. Bunun için EOS R50 ve diğer Canon fotoğraf makineleri Akıllı Sahne modu ve HDR (Yüksek Dinamik Aralık) sahne modları gibi işlevlere sahiptir. Bu modlar, genellikle plajlarda ortaya çıkan, parlak yansımalar içeren yüksek kontrastlı koşullarda çekim yapmak için idealdir.

Erik, gün ortasında parlak ışıkta çekim yapmaktan kaçınamıyorsanız fotoğraf makinesine giren ışık miktarını azaltmak için ND (Nötr Yoğunluk) filtresi kullanmayı tavsiye ediyor. Kendisi de güçlü bir ND1000 10 stop'lu filtre kullanmayı seviyor. "Bu filtre, denizde hareket bulanıklığı yaratmak amacıyla uzun pozlama fotoğrafçılığını kullanabilmeniz için ışık miktarını filtreleyerek azaltıyor," diyor.

Erik bu tekniği seviyor çünkü bir deniz manzarası çekimine hareket hissi kazandırmak, ortalama bir fotoğrafı göz alıcı bir çekime dönüştürebilir. Odaklanılması gereken iki temel alan, her ikisi de nispeten yavaş hareket eden deniz ve gökyüzüdür. Görüntüleri dondurmak yerine bir hareket izlenimi yaratmak için düşük bir enstantane hızı ve bir fotoğraf makinesi desteği (genellikle bir tripod) kullanmanız gerekir.

Düşük bir ISO değeri ve küçük bir diyafram açıklığı (büyük f- sayısı) ile daha uzun enstantane hızları yakalayabilirsiniz. Deklanşör düğmesine basarken fotoğraf makinesinin sarsılmasını önlemek için Canon Camera Connect uygulamasını kullanarak fotoğraf makinenizi uzaktan kontrol edebilirsiniz. Hareket eden bulutların ve sahile uzanan dalgaların nasıl bulanıklaşarak renklerinin yumuşak bir şekilde birbirine karıştığını görmek için 10 saniye veya daha uzun pozlama ile çekim yapmayı deneyin. Alternatif olarak, enstantane hızınızı süper yüksek hızlara çıkararak çarpan dalgalardan sıçrayan su damlacıklarını ayrı ayrı yakalayabilirsiniz.

Erik genellikle sahnenin belirli bir kısmının net odakta olmasını ve geri kalanının daha bulanık olmasını (sığ alan derinliği) tercih ediyor. Bu gibi durumlarda, manuel odaklamaya ve kullandığı aynasız Canon fotoğraf makinelerinin faydalı bir özelliği olan manuel odak artırmaya (MF artırma) başvuruyor. Bu, özellikle ışık seviyeleri düşükken veya odaklamayı zorlaştıran bulanık koşullarda kullanışlı bir özellik.

"Otomatik odaklama çok faydalı olsa da, zorlu hava koşullarında odak artırma imdada yetişiyor," diyor. MF artırma açıkken fotoğraf makinesinin ekranı veya vizörü, sahnenin odaktaki bölümlerine parlak bir renk ekleyerek tam olarak odaklanılan alanları vurgulayacağı ve odağı ayarlarken vurgulanan alanların değiştiğini görebileceğiniz için güvenle manuel odaklama yapabilirsiniz.

Buna karşılık, manzara fotoğrafçılığında bazen sahnenin mümkün olduğu kadar büyük bir kısmının ön plandan arka plana kadar net odakta olmasını istersiniz. Bunun için kullanılabilecek mükemmel bir teknik hiperfokal uzaklığa odaklamadır. Hiperfokal uzaklık, kullandığınız lens, diyafram açıklığı ve odak uzaklığına göre değişir. Bu nedenle, nereye odaklanmanız gerektiğini bulmanın en kolay yolu, Canon'un ücretsiz Fotoğraf Rehberi uygulamasındaki alan derinliğini ve hiperfokal uzaklık hesaplayıcıyı kullanmaktır. Hesaplama yapmak için zamanınız yoksa genel bir kural, sahnenin üçte biri uzaklığındaki bir noktaya odaklanmaktır.

Hava koşulları, çekimin altın rengiyle harmanlanmış sakin bir bulut manzarasına mı yoksa fırtınalı, karanlık, kasvetli bir bulut manzarasına mı dönüşeceği konusunda etkili bir unsur olduğundan çekimlere ciddi anlamda ilginçlik katabilir. İlgi çekici hava durumu senaryolarını görmek ve bu senaryolardan fotografik olarak en iyi şekilde faydalanmak öğrenilmesi gereken harika bir yetenektir. Erik, "Öğrencilerime her zaman 'kötü hava koşulları yoktur, sadece kötü fotoğrafçılar vardır' derim," diye açıklıyor. "Manzara fotoğrafçılığının güzel yanı doğanın öngörülemezliğidir.

"Dünyanın dört bir yanındaki seyahatlerim sırasında karşılaştığım en iyi hava koşulları bir fırtınadan sonra ortaya çıkanlardı."

Beklenmedik bir sağanak altında mı çekim yapıyorsunuz? Bu bir sorun değil, bir fırsattır. "Denizdeki bir fırtına sırasında, dalgaların fotoğraflarını çekerken zoom lens kullanarak dalgaların hareketini yakalamak için yaklaşık 1/1.000 saniyelik yüksek enstantane hızı ile veya alternatif olarak, soyut görüntüler elde etmek için 10 saniyelik düşük enstantane hızı ile çekim yapın." diye öneriyor Erik.

Erik, taşıması gereken ağırlığı en aza indirmek için genellikle tek bir fotoğraf makinesi kullanıyor, o da geniş açılı RF zoom lense sahip tam kare EOS R Sistemi fotoğraf makinesi.

Deniz manzarası fotoğrafları için ideal bir seçim olan ultra geniş açılı çekimlerde EOS R8 gibi bir tam kare fotoğraf makinesi ve RF 15-30mm F4.5-6.3 IS STM lens, geniş açılı panoramaları küçük ve seyahate uygun bir kitle yakalamak için mükemmel bir kombinasyondur. EOS R8 aynı zamanda 40 kare/saniyeye kadar hızlı ve sürekli çekim yapabilme özelliğine sahiptir. Bu da, dalgaların kayalara vurduğu anları yakalamak için idealdir.

Daha uygun maliyetli bir alternatif olan 24,2 MP EOS R50, RF-S 18-150mm F3.5-6.3 IS STM veya RF-S 55-210mm F5-7.1 IS STM lens ile birlikte kullanıldığında, sahildeki bir gün için ideal olan daha hafif, kolay taşınabilir ve esnek bir kit elde edilir.

Bu lensler size geniş ve çok yönlü bir odak uzaklığı aralığı sunar. Süper telefoto seçeneği istiyorsanız RF 100-400mm F5.6-8 IS USM, bir tam kare fotoğraf makinesiyle birlikte kullanıldığında mükemmel bir seçim olmasının yanı sıra APS-C fotoğraf makinesiyle birlikte kullanıldığında daha da fazla menzil sunar.

EF lensleriniz varsa ve bunları EOS R Sistemi fotoğraf makineleriyle kullanmak istiyorsanız İçe Takmalı Filtre Yuva Adaptörü EF-EOS R ekstra bir avantaj sunar: EF ve EF-S lensleri kalite veya işlevsellik kaybı olmadan kullanabilmenizi sağlamakla kalmaz, aynı zamanda içe takmalı filtreleri de kullanmanıza olanak tanır. V-ND filtresi veya dairesel polarize filtre ile birlikte sunulur; bu aksesuarların ikisi de sahildeki parlak ışık altında son derece kullanışlıdır.

Sahiller sadece arkadaşlarınız ve ailenizle keyifli vakit geçireceğiniz yerler olmakla kalmaz, hava nasıl olursa olsun harika manzara fotoğrafları için de fırsatlar sunar.


Yazan: Astrid Pitman ve Sarah Bakkland